31 Ocak 2008 Perşembe
MADONNA
Allianoi'ye Sadakat Yolculuğu 3 Şubat2008

Allianoi'ye 'son bakış' olabilir
Allianoi antik kenti, İzmir 2 numaralı Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Bölge Kurulu'nun verdiği talihsiz bir kararla her an Yortanlı Barajı'nın suları altında kalabilir. Gövde inşaatı tamamlan barajda Şubat içinde su tutulması planlanıyor. Yüzyıllara başkaldıran Allianoi, sadakat yolculuğu sırasında belki de son kez ziyaretçileri ile buluşacak. Antik kentin korunabilmesi için bu yolculukla yaratılacak kamuoyu büyük önem taşıyor.
Allianoi: Doğal hamam
Antik kentin en önemli özelliği bir doğal hamam olması. Yortanlı Çayı'nın kenarından çıkan kaynar su pınarları alanın yüzlerce yıldır bir hamam olarak kullanılmasını sağlamış. Bu nedenle Allianoi, doğa ile tarihin tek vücut olduğu benzersiz alanlardan biri. Baraj altında kalacak doğal alanlar arasında kızılçam ormanları, tarım alanları ve meralar da yer alıyor.
Yolculuğa katılım ücreti İstanbul'dan 95 YTL, İzmir'den ise 40 YTL.
Katılım başvuruları için;
Doğa Turizm
TEL: 0212 252 5 676 pbx
FAKS: 0212 252 3 929
WEB: http://www.dogaturkiye.com/
E-POSTA: bilgi@dogaturkiye.com
30 Ocak 2008 Çarşamba
PUMA LYDİA HOLİDAY BAG

29 Ocak 2008 Salı
İstanbul'da Aşk - Mücevher Tasarım Yarışması

Açık Yarışma
* 1.’lik ödülü: Mücevher Modası 2008 Defilesi ilk sırada sunumu +
Istanbul Jewelry Show’da TAJ Standında fuar Boyunca Sergileme, TAJ web sitesi duyurusu
* 2.’lik ödülü: Mücevher Modası 2008 Defilesi ikinci sırada sunumu +
Istanbul Jewelry Show’da TAJ Standında fuar Boyunca Sergileme, TAJ web sitesi duyurusu
* 3.’lük ödülü: Mücevher Modası 2008 Defilesi üçüncü sırada sunumu +
Istanbul Jewelry Show’da TAJ Standında fuar Boyunca Sergileme, TAJ web sitesi duyurusu
Mansiyon: Mücevher Modası 2008 Defilesi sunumu
28 Ocak 2008 Pazartesi
Andre Rieu - In Wonderland DVD

Heigh-Ho!
Florentine March
Waltz Medley
Salomé
Sabre dance
Air of the Magician
O Isis and Osiris
I’ve got plenty of nothing
Concerto pour une voix
Solveig’s Song
Lasst den Kopf nicht hängen
The impossible dream
Cinderella Waltz
Tara’s Theme
Second Waltz
Little brother dance with me
Where each child lays down his head
Swan Lake (Moderato)
Carnaval Festival
Some day my prince will come
Fanfare
The old Castle
The only thing I care about
Somewhere over the rainbow
This land is mine
What a wonderful worldThus spake Zarathustra
Heigh-Ho!
Florentine March
Waltz Medley
Salomé
Sabre dance
Air of the Magician
O Isis and Osiris
I’ve got plenty of nothing
Concerto pour une voix
Solveig’s Song
Lasst den Kopf nicht hängen
The impossible dream
Cinderella Waltz
Tara’s Theme
Second Waltz
Little brother dance with me
Where each child lays down his head
Swan Lake (Moderato)
Carnaval Festival
Some day my prince will come
Fanfare
The old Castle
The only thing I care about
Somewhere over the rainbow
This land is mine
What a wonderful world
A.R.O.G
Cem Yılmaz'ın yeni film çalışmaları devam ediyor , bize de eğlencelik bir fragman yayınladı sağolsun. Ben sabah sabah izleyip Pazartesine gülerek başlıyayım dedim. Film bir an önce tamamlansa bari, ben GORA ' yı ilk seyrettiğimde beğenmiştim. Birçok kişi eleştirse de malum aksilikler olmasa, zamanında yayınlanabilseydi daha etkili olacaktı. Bari bu film aksilikler kurbanı olmasın :) AROG'u dört göz bekliyoruz.
25 Ocak 2008 Cuma
Hed Kandi Yeni Albümler
Michael Jackson 25th Anniversary of Thriller

1. Wanna Be Startin' Somethin'
2. Baby Be Mine
3. The Girl Is Mine (with Paul McCartney)
4. Thriller
5. Beat It
6. Billie Jean
7. Human Nature
8. P.Y.T. (Pretty Young Thing)
9. The Lady In My Life
10. Vincent Price (bonus track)
11. The Girl Is Mine 2008 with will.i.am ( Previously Unreleased Track For 25th Anniversary Edition )
12. P.Y.T. (Pretty Young Thing) 2008 with Michael Jackson and will.i.am ( Previously Unreleased Track For 25th Anniversary Edition )
13. Wanna Be Startin' Somethin' 2008 with Michael Jackson, Akon and will.i.am( Previously Unreleased Track For 25th Anniversary Edition )
14. Beat It 2008 with Fergie( Previously Unreleased Track For 25th Anniversary Edition )
15. Billie Jean 2008 with Kanye West ( Previously Unreleased Track For 25th Anniversary Edition )
16. For All Time (unreleased track from original Thriller sessions) ( Previously Unreleased Track For 25th Anniversary Edition )
24 Ocak 2008 Perşembe
Mehşer-i Cümbüş

23 Ocak 2008 Çarşamba
Lost 4. Sezon Başlıyor

(YENİ)Açılış Sahnesi: Polisler, bir arabayı kovalamaktadır. Araba kontrolden çıkıp bir binaya çarpar. Polisler sürücüye arabadan inmesini söylerler. Sürücü Hurley’dir.Bölüm Özeti: Jack, adanın dışındaki dünyada bir yerlerde bulunan bir gemiyle telsiz bağlantısı kurmuştu. Fakat, Charlie’nin ölürken yaptığı uyarı (Not Penny’s Boat-Penny’nin Teknesi Değil) ile o gemideki kişilerin, aslında söyledikleri kişiler olmadıkları ihtimaliyle kazazedeler ne yapacakları konusunda ayrılırlar. Jack, gemiden gelen kişilerin onları kurtarmak için geldiğine inanırken, Locke buna inanmıyor. Kazazedeler arasında gruplaşma oluyor.
-Bu bölüm Naomi’nin gemisindekilere ait flashbackler gösterecek.-Bu bölüm, bir hava trafik kontrolcüsü ve başı belada olan bir pilotun konuşmasıyla açılır. Uçak denize düşer, ve bazı ölü insan vücutları 815 uçuşundan hayatta kalanlar oluverirler. (Hiç bir şey anlamadım.)-Desmond sahile göre döner ve Charlie’nin mesajını, Sawyer, Sayid, Jin, Juliet ve Hurley’e iletir.-Ormanda, Sawyer (saldırgan görünmektedir) ve Ben (kavgayı kaybedecek görünmektedir.) arasında bir yüzleşme olur. Aynı zamanda bu sahnede Hurley, Locke, Danielle, Claire, Aaron, Alex ve Karl var.-Sayid iskelenin sonunda demirlemiş bir tekne görür.-Jack, Kate ve Daniel ormanda yokuş yukarı yürümektedirler. Zirveye ulaştıklarında, Jack ve Kate dinlenmek için oturur. Bu sırada Daniel, yanıp sönen kırmızı bir ışığa sahip bir iletişim aracını açar ve şuna benzer bir şey söyler. “George, ben Daniel. Evet, bu telsiz delirdi. Elektriksel bir fırtınaya tutulmuş gibi görünüyor. Burada bazı kazazedelerle birlikteyim.”-Jack, adaya paraşütle inmiş şekilde Miles’ı bulur. Russell daha sonra Jack’e silah doğrultur.-Ken Leung (Miles) ve şarkıcı Azure McCall’ı içeren bir sahne var.-Rebecca Mader’ı Charlotte olarak görüyoruz. 20li yaşların sonlarında bulunan başarılı bir akademisyen ve gerçek dünyada kendine bakmayı iyi biliyor. Çekici ve atletik görünümlü, bakışları bir tılsımın küçük parçaları gibi. Ukala, geveze ve eğlenceli. Adada görünecek.
Bölüm 3: “The Economist - Ekonomist” (Sayid odaklı flash-forward)
-Gelecekte, Sayid sevgilisi Elsa ile Almanyada yaşıyor olacak. Kız ona kızıyor, çünkü Sayid gizemli yeni işi hakkında bilgi vermiyor.-Bir arkadaşına, “Oceanic Altı” grubundan biri olduğunu ve uçak kazasının sonucu olarak yaptığı bir anlaşma yüzünden artık çalışmayacağını söylüyor.-Sadece 6 kazazedenin adadan kurtulabildiği ortaya çıktı.-Kate “bir yere” gitmek istiyor ama Sawyer gitmesini istemese de onu durdurmuyor. Sadece Kate’e hayal kırıklığını gösteriyor.-Hurley kurtarma gemisinden insanları gözetlerken yakalanıyor.-Bazı kazazedeler Diğerlerinin Köyü’ne (Others’ Village) gidiyor ve bazı sesleri fark ediyorlar. Kate seslerin Juliet’in evinden geldiğini anlıyor ve kontrol etmek için içeri giriyor. Seslerin bir gardroptan (ya da ona benzer bir şey) geldiğini fark ediyor ve dolabın içinde Hurley’i buluyor.-Locke ve Sayid, yeni ziyaretçilerin kim oldukları hakkında daha fazla bilgi edinmenin en iyi ne olduğu konusunda tartışıyorlar.-Charlotte, bottakilerin karargahına dönmek için bota dönecek.-Sayid Charlotte ile gitmek istiyor, ama Locke ona Benjamin’e güvenmesini söylüyor. Onun botta bir ajanı var.-Bir İtalyan işadamı olan Dante’yi bu bölümde izleyeceğiz. 40′lı yaşlarda, ve küçük yarışlarını getirdiği eğlenceyi biliyor. Samimi, dost canlısı fakat bir sırrı var.-Aynı zamanda bu bölümde 30 yaşlarında kadın bir çevirmeni izleyeceğiz. Üniversitede çalışıyor ve Fransızca’dan İngilizce’ye çevirmenlik yapıyor.
Bölüm Hakkında Söylentiler:
-Benjamin’in ajanı Michael Dawson.-Regina (Zoe Bell) gemide olabilir.
Bölüm 4: The Eggtown (Kate odaklı flash-forward)
-Bu Kate’in Los Angeles’taki mahkemesini anlatan bir flashforward bölümü. Kate siyah bir Lincoln Town marka aracın içinde bir police memuru ve motorsikletli memurlar ile mahkemenin olacağı yere varır. İçlerinde gazeteciler ve TV habercileri de(Sahnede Kanal 6 ve 19′a ait kamyonlar var) olan bir grup insan beklemektedir. İnsanlar, Kate mahkeme salonuna girerken, “katil” diye bağırmakta ve onu yuhalamaktadır.-Kate, içinde cinayet, saldırı ve silah suçlarını içeren suç listesine karşın suçsuzluk için yalvarmaktadır.-Yeraltındaki park alanında, gardiyan kulübesinin yakınlarında, temiz traşlı, deri ceketli bir Jack, Kate’in davasının özetini içeren bir kağıtla durmaktadır. Jack kahverengi bir pickuptan iner. Bazı sakarlıklar var ama bazı gülümsemeler de. Sonunda Jack, Kate’e sarı bir taksiye binmesini yardım eder ve taksinin gidişini izler.-Jack, Hurley ve Kate’i içeren ve Santa Rosa Mental Enstitüsü’nde geçen bir flashforward sahnesi var.-Bu bölümde bazı yeni karakterler göreceğiz (Muhtemelen konuk karakterler):*Susan: Kate’in mahkemesindeki avukatlardan biri.*Mark Forrester: Yakışıklı ve kendini beğenmiş, 40lı yaşlarda bir adam. Tartışmaktan korkmayan ve bir şirket satışı ihalesi için pozisyonunu riske edebilecek biri.*Meliisa Waters: Çekici, kendine güvenen ve aşılması zor, 40lı yaşlarda bir işkadını. Erkeklerin dünyasında güçlü bir kadın ve yüksek değerli bir şirket satışı ihalesi için başka bir çalışanla yarış halinde.*Arthur Galzethron: 60 yaşlarında bir şirket başkanı. Adil biri.-Galzethron’un, Widmore ile bir işi yok. Mark ve Melissa birbirleriyle (ya da bölümün yıldızıyla) Galzethron’un şirketiyle ilgili bir ihalede yarışıyorlar
Bölüm 5: The Constant (Desmond Odaklı Flashback)
-1997 yılı civarında Desmond İskoçya kraliyetine katılışını anlatıyor.-Desmond’ın hapishane hikayesini öğrenebiliriz.-Adada bir karakter ölüyor.-Bu bölümde Ray, adında bir psikiyatr göreceğiz. 40lı-50li yaşlarda, soğuk, profesyonel görünüşlü, bir işi yapmak için ne gerekiyorsa yapabilecek biri. Muhtemelen konuk oyuncu.-Bu bölümde Alfred adında, 40-50 yaşlarında bir İngiliz var. Baskı altında sakin. Sosyetedeki yerini biliyor ve yüksek sınıflara geçmek için kimlerle takılması gerektiğini farkında.-Ayrıca Bannerman adında, çok zeki ve 40lı yaşların ortasında bir teknisyeni izleyeceğiz. Narcoleptik ve bir anda uykuya dalabiliyor. Fakat önemli bir bilgiyi saklıyor.-Ayrıca Billy adında 20 yaşında bir İngiliz genci göreceğiz. İyi bir insan ve uysal ibi görünüyor ama hırçınlaşması uzun sürmüyor.-Bu bölümde Folay, Larson ve Keamy adlarında kişileri de izleyeceğiz. Uzun geldi çeviremedim. Muhtemelen konuk oyuncular.
Bölüm 6: The Other Woman (Juliet Odaklı Flasback)Yayın Tarihi: 6 Mart 2008, 21.00
-Bu bölümde üç ölü karakter flashbacklerle göre dönecek: Goodwin, Ethan, Tom.-Charlotte, Juliet ve Faraday’ı içeren bir sahne var.-Mittelos Bioscience, Diğerleri’nin (Others) gerçek dünyada kullandıkları paravan bi şirket. Mittelos aynı zamanda “Lost Time” (Kayıp Zaman)’ın anagramı.-Diğerleri dışarı dünyaya gidip gelebiliyorlar. Denizaltı, diğerlerinin adanın dışındaki dünyaya gitmesini sağlayan şeylerin sadece bir parçası. Dizide adadaki zaman kavramı ve diğerlerinin nasıl yolculuk ettiği açıklanacak.-Bu bölümde Chandley Price, adında uzman bir terapisti izleyeceğiz. Sade güzelliği olan bir bayan. Lider tipli.
Bölüm 7: Ji-Yeon (Sun ve Jin odaklı flash-forward)
I-POT Nano Pembe

21 Ocak 2008 Pazartesi
Vizyondan Yeniler ( Çocuk, Ulak, Hairspray)
ÇOCUK
Yönetmenliğini “Polis” filmiyle tanıdığımız Onur Ünlü’nün yaptığı, başrollerini Tuba Ünsal, Babam ve Oğlum filminin çocuk yıldızı? Ege Tanman ve rock müzik dünyasının yakından tanıdığı bir isim olan Hayko Cepkin'in üstlendiği Çocuk adlı filmin, Türkiye'nin ilk fantastik çocuk filmi olduğunu da hatırlatalım.
Küçük yaşta kaçırılıp bir hırsız çetesinin eline düşen “çocuk” adlı kahranımızın, çocuklardan nefret eden fakat özel bir tv kanalında çocuk programı sunan “Rüya” ile tanışmasıyla, ikisi birden içinden çıkılmaz bir maceraya dalarlar. Çocuk kahramanımız hırsızlık çetesi içerisinde en başarılı hırsızlardan bir tanesidir. Hırsızlık yapmasının sebebi ise, her 30.000 Ytl lik hırsızlık yaptığında çeteden bir çocuğun ailesine iade edilmesidir.
Rüya’nın çalıştığı tv kanalının sahibi ise çocukluğunu mutsuz geçirdiği için tüm çocukların mutsuz olmasını isteyip, çocukların hayal kurmalarının önüne geçmek için sihirli bir melodi yayan esrarengiz bir kutu yaptıran “İsfandiyar”dir. Alıntı: Sinema

HAİRSPRAY
Bu film de eğlencelik , dans ve komedi ağırlıklı Hairspray'in başrolünde kadın kılığında John Travolta oynamakta. Onu bu tombiş haliyele dans ederken seyretmek keyifli olacak sanırım. Film artık gösterimde, hemen seyredilebilinir.
"John Waters’ın 1988 yapımı klasik kült filmi ve Tony Ödüllü ünlü Broadway müzikalinden uyarlanan Hairspray’de Edna Turnblad rolünde John Travolta, Motorçeneli Maybelle rolünde Queen Latifah, Velma Von Tussle rolünde Michelle Pfeiffer, Edna’nın kocası Wilbur Turnblad rolünde Christopher Walken rol alıyor. Filmin parıldayan kadrosunun genç ayağında ise Link Larkin rolünde Zac Efron, Amber Von Tussle rolünde Brittany Snow, Penny Pingleton rolünde Amanda Bynes, Corny Collins rolünde James Marsden, Seaweed rolünde Elijah Kelley, Prudy Pingleton rolünde Allison Janney ve Tracy Turnblad olarak başrolde, 17 yaşındaki yeni keşif Nikki Blonsky var.
Yerinde duramayan obez genç kız Tracy, sonunda televizyondaki bir dans programına kapağı atınca, birden müthiş bir popülerlik yakalar ve rakip dansçı (anne-babasını Sonny Bono ve Debbie Harry oyunuyor) Amber'ın garezinin hedefi olur. Zencilerin maruz kaldığı davranışları gördüğünde ise, programda süregelen ayrımcılığın sona erdirilmesi için eylemlere kalkışır. Yönetmenin kendisinin de rol aldığı bu eğlenceli ve renkli film, iki farklı rolü birden üstlenen Divine'ın ölmeden önce oynadığı son film oldu.
Halinden memnun tombiş bir genç olan Tracy Turnblad, bir televizyonda yayınlanan dans yarışmasına katılmaya hak kazanınca Baltmore’u çalkalayan müzik ve eğlence dolu bir macera da başlamış olur. Tracy’nin kendisi gibi etine dolgun annesi rolünde John Travolta, babası rolünde ise Christopher Walken rol alıyor."Alıntı: Sinema
18 Ocak 2008 Cuma
Tuluyhan Uğurlu - Konser

UZAYIN DERİNLİKLERİNE YOLCULUKLAR
Tuluyhan Uğurlu, insanın uzaya çıkışının 50. yılında piyanosu ile seyircisini fantastik bir yolculuğa davet ediyor. Uğurlu, görüntülerle renklenen UZAYIN DERİNLİKLERİNE YOLCULUKLAR isimli konserini uzayda yaşamını kaybeden bilim adamı ve astronotlara ithaf ediyor.
Konserin bölümleri şöyle:
Kâinatta Yalnızsak Eğer Bu Gök Bu Yıldızlar Niye
Saf Siyahın Erişilmez Aydınlığı
Hiçbir Şey Ölmez Her Şey Yaşar
Renk Uçar Bir Solukta
Yaratıcı Ruhların Parladığı Anlar
Uzayda Yaşamını Kaybedenlere
Gözlerini Kapat Gönül Gözünle Kâinata Bak
Uzayın Derinliklerine Yolculuklar
Tuluyhan Uğurlu Piyano Dinletisi
26 Ocak 2008 Cumartesi 17.00 ve 20.30
Sirkeci Garı Tarihi Bekleme Salonu
Konuklarımız konser öncesi ve arada çeşitli ikramlarla ağırlanacaklardır. "
Biletler
1. Kategori 45,00 YTL
2. Kategori 34,00 YTL
3. Kategori 17,50 YTL
Bilet almak için buraya tıklayınız

Bu eserini bir çoğunuzun duyduğuna eminim.
17 Ocak 2008 Perşembe
Mory Kante - ye'ke ye'ke
Mory Kante kendi dilinde söylediği bu parçayla herkesi etkileyebilmişti. (İlla ingilizce söyleme takıntısı olanlara önemli bir örnektir. Müziğin dili yoktur ne dilde söylerseniz söyleyin müzik diliniz yüksekse herkes peşinizden gelir.)
15 Ocak 2008 Salı
Kenter Tiyatrosu Kampanyası

USB Tasarımları
İştahlılar ve kolikler için
Film Zamanı

Tür :Gerilim / Müzikal/ Suç
Yönetmen :Tim Burton
Senaryo :John Logan, Stephen Sondheim, Hugh Wheeler
Oyuncular :Johnny Depp, Sacha Baron Cohen, Helena Bonham Carter, Alan Rickman, Timothy Spall, Jayne Wisener, Jamie Campbell Bower
Müzik :Stephen Sondheim

Bana Söz Ver (Promets Moi - Zavet )
Tür: Dram
Gösterim Tarihi : 11 Ocak 2008
Yönetmen: Emir Kusturica
Senaryo:Emir Kusturica
Oyuncular: Uros Milovanovic, Marija Petronijevic, Miki Manojlovic, Aleksandar Bercek, Ljiljana Blagojevic
"Tsane, dedesi ve inekleri Cvetka ile bir tepede yaşamaktadır. Bir gün dedesi ölmek üzere olduğunu söyler, Tsane’a Cvetka’yı satması için söz verdirir. Tsane, eline geçen parayla kutsal bir heykelcik alacak ve en önemlisi eve bir gelin ile dönecektir. Tsane, ilk sözünü yerine getirir, fakat dedesi ölmeden bir eş bulabilecek midir? Tam bu sırada, okula her zamanki gibi geç kalan Jasna ile karşılaşır.Kusturica'nın renkli ve tempolu filmlerinden bir yenisi olan Bana Söz Ver, eğlenceli, komik, romantik ve şiirsel bir hikaye."
Ve Son Ders, bu filmi de Ferhan Abimizin performansını merak ettiğimden gideceğim. Genelde okul filmlerini pek sevmem ama bakalım son dersimiz neymiş.

SON DERS
Tür : Dram/ Komedi
Gösterim Tarihi : 8 Şubat 2008
Yönetmen: M. Uğur Yağcıoğlu, Iraz Okumuş
11 Ocak 2008 Cuma
Tasarım Oscarı Sahibi Designnobis

Volitan tanıtım videosu
Aşure

Yukarıdaki aşure tarifini anlamadıyanız buraya bakabilirsiniz. Bereket aşı olarak anılan aşure tatlısını yeme zamanımız geldi. HZ. Nuh'un, gemisinde bulunan tahılları karıştırarak aş yapıp yemelerinin bir öyküsü Aşure. Bizler de her yıl bu öykünün bir provasını yapıyoruz. Rolüm neyse onu hakkıyla yaparım, 19 Ocak Cumartesi günü Aşure yemeye doymak istiyorum. Az konuşup çok yemek lazım :)
8 Ocak 2008 Salı
Abidin Dino - Bir Dünya

Salı, Perşembe, Cuma, Pazar : 10.00-18.00
Çarşamba : 10.00-22.00
Cumartesi : 10.00-19.00 Pazar kapalı.

7 Ocak 2008 Pazartesi
Karsambaç - Dondurma

Gucci Envy ME

Hediye setlerine bakmak için buraya göz atın.
4 Ocak 2008 Cuma
ENBE ORKESTRASI

ANASAYFA için buraya
3 Ocak 2008 Perşembe
Mis Gibi Kokmak İçin
Parfüm vazgeçemediğim güzel bir ayrıntı. Kokoş olmanın ilk şartı kokunuz :) Parfüm almak için girdiğim dükkanlarda parfümlerin kokularından çok şişelerine hayran kalıyorum. Bir sürü de yeni parfüm çıkmış ama ben ne yaptım gittim kendi parfümümün üstelik setini aldım. Çünkü ben birçok kokuyu kullanamıyorum olsun ben parfümümü çok seviyorum zaten :) Birde farkettim ki ilk olarak pembe şişeli parfümlere bakıyorum ve kullandıklarımın çoğu da öyleydi.:) Ama hafif çiçek kokuları genelde pembe şişlerde oluyor ondan yani. Bir parfüm daha beğendim sanırım bir ara onu da alıcam ,aşağıda resmi olanlardan bir pembe şişeli parfüm :)
Bunlar da baktığım güzel şişeli parfümlerden bazıları,
2 Ocak 2008 Çarşamba
Cumalıkızık , Gölyazı ve Gezi Keyfi
Ulaş'ın gözünden gönlünden Gezi hikayemizin başlıkları;
"Uzun zamandır, sessız sakın bir zamanda cumalıkızıkda olmak ıstiyordum..Fahrı den bekledigim mail gelince direk saadetle adımızı yazdırdık..aracın kalkıs saatlerini bile görmedi gözümüz..ancak buluşma zamanı gelince; fahri yi sevgi ile andık..(kulakların epey cınlamıştır bence).. vukuatlı bir sabah yolculugundan sonra buluşma yerımıze (6 incirli) vardık..Yanlız olmadıgımızı anlayıp hemen gevsedık tabi...toparlaya toparlaya arkadaşları , ayakta kalacaksınız tehditlerine aldırmadan arka beşliye de yerleserek, kıkırdamaya başladık bile...biz gittik yolcu aldık, yolcu aldık biz gittik... “dost degıl dost degıl ,dost gorunur felegım,yaralı yaralıdır yare yaralı yuregım ..urfalı sevmıs dogrudur güzelim...” diye diye nida nın kulagının dibinde cumalıkızıga vardık..çil yavruları gibi dagılıp cumalıkızık sokaklarını arsınladık..geleneksel maxımum calısmalarımızın dekoru bu sefer tarihi bir evdi..Muhittin beyde bize eşlik etti bu noktada..yusuf, efla ve ben bayagı bi cırpındık tabii...ama sonunda basarıya ulaştık..kımı arkadaslarımız konaklarda cay kahve yudumlarken biz saadetle cumalıkızık sokaklarını arsınladık..hava guneşli ve sokaklar sakin..sobalardan cıkan duman ve kokusu, tarihi evler; hosgeldınız diyen insanların güzel gülüşleri ile aracımıza ulaştık..istikamet Güzelyazı....ya burayada gelmeyeli epey zaman olmus. Yıne bize sokaklar gorundu ...hızlıca sokakları arsınladık cunku yemek zamanı yaklasmıstı.benım makınada film koptu bu arada..neyseki muhıttın bey ve vıldan abla ve eflada makınalar vardı...Aglayan cınarı da zıyaret ettıkden sonra , göl kenarında yemegımızı yedik..karnımızı ıyıce doyurdukdan sonra kısa bır yuruyus ve Nidanın evet hocam şimdi ne calıscaz diyerek saadeti sıkıştırması ile kendimizi halay –horon vs ıcerısınde bulduk.Bu sefer seyırcılerımızde boldu..Biz oynarken aracımızda bizi almaya geldi..bu arada maxımum calısmaları ve maskelı besler denemeleri ile (acemi arkadasları egitmeye adadım kendimi) yorulduk biraz..Fıldır fıldır gezmeye devam..yogun bi program.. sırada trilye var..yola koyulduk ve arka grupla aracda bulunanların kafalarını bi güzel şişirmeye basladık..dost degıl dost degıl, sordum sarı cıcege ve burhan ın dedıgı gibi kominist parcalarla gerekeni yaptık..şiir uydurma oyunu ilede bayagı eglendik.Beyin fırtınası ile enteresan dortlukler ortaya cıktı ama hepimiz balık hafızalı oldugumuzdan eserlerimizden hiçbiri aklımızda kalmadı...çevreye verdiğimiz şiir eziyetinden sonra kıvrak parcalarla oynamaya devam ettik...sonra tirilye –cay bahcesi ve bıraz yuruyus sohretler kahvesine varıs...baktık efla hanım zekı alasyayı koseye kıstırmıs fotolar cektırmıs..bizim kulagımız hala kahveye girmeden önceki tulum sesınde..neyse vakıt geldı gıdıyoruz komutunu fahrıden alınca kendımızı sokaya attık..tulum sesı hala gelıyor..ısıga kosar gıbı sesı takip edip tulumcuyu bulduk..tulumu duyan peşıne takılmıs biz hemen yerleşik düzene gecirdik ve horon kurduk...gule oynaya devam ederken aaa artık gıtmek lazım bekleyenlerımız var dıyerek horondan ayrıldık..gemlıkde zeytın alısverısınden sonra ferıbot faslı derken eve vardıgımda saat 23 ü geciyordu..."
Cumalıkızık yerleşiminin güneydoğusunda Uludağ eteklerindeki Ihlamurcu mevkiinde Bizans devrine ait bir kilise kalıntısı 1969 yılında tespit edilmiştir, Kilise kalıntısının yüzeyde rastlanan bazı mimari parçaları Bursa Arkeoloji Müzesi'nde saklanmaktadır. Bursa yakınlarında kurulan Osmanlı Beyliği kuruluşundan kısa zaman sonra bölgeye hakim olmayı başarmış, 1326 yılında Bursa'yı, 1331 yılında İznik'i fethederek yörede varlığını kesin olarak kabul ettirmiştir. Böylece Osmanlı halkının bu topraklara yerleşerek kentler ve köyler oluşturması sağlanmıştır. Cumalıkızık vakıf köyü olarak kurulmuştur ve bu özelliğini yerleşim dokusu konut mimarisi, yaşam biçimine yansıtmıştır.Uludağ'ın kuzeyindeki dik etekler ile vadilerin arasında sıkışıp kalan yöre köylerine bu konumlarından dolayı ''kızık'' adı verilmiştir. Köylerin birbirlerinden ayrılması için de dereye yakın olanına Derekızık, Fidye verene Fidyekızık ve Kızık köylerinden topluca gidilerek cuma namazı kılınan köye de Cumalıkızık adları verilmiştir.
Kışın gölün suyu 4 metrete kadar yükselir, yüzlerce dönüm arazi sular altında kalır ve beldede bulunan iki mahalleyi birbirine bağlayan köprünün altı su ile dolar. Böylece yazın kara ile birleşip bir yarımada olan belde kışın eşsiz güzellikte bir ada olmaktadır.
Alıntı: Gölyazı Belediyesi