Anadolu’da İz Sürmek
Bu kitabı henüz okumadım, ama Tema'ya desteğim her zaman sürecek, o yüzden Yapı Kredi Yayınlarından çıkan Tema Vakfı'nın 15 yıllık serüvenini anlatan Anadolu'da İz Sürmek kitabını herkese tavsiye ediyorum. Özellikle son dönemlerde yanan onca ormanımızdan sonra Tema'ya daha çok destek olmalıyız. Tema Vakfı sitesi için butaya tıklayınız.
"Vakfın kuruluşunun 15’inci yılının anısına Türkiye turuna çıkan yazar Ufuk Batum Anadolu’da TEMA’nın yaptığı çalışmaların ve bıraktığı izin peşinden gidiyor... Kırsala gidiyor... Köylere, meralara, yok edilen ormanlara giriyor... İş bulmak amacıyla köyü terk etmek zorunda kalan gençlerin dünyasıyla, göç olgusuyla, geçim derdine düşen insanların çaresizliğiyle, doğaya yaptıkları baskıyla tanışıyor... Yok olan biyolojik çeşitliliği, erozyonu, kaybedilen verimli toprakları geri kazanmaya çalışan nice kahramanla tanışıyor... Onlarda umudu, kararlılığı ve heyecanı buluyor...
TEMA Vakfı’nın çalışanları, temsilcileri, uzmanları ve gönüllülerinin yapıcı ve üretken dünyasına giren Ufuk Batum Anadolu’da İz Sürmek isimli kitabında yapılanları ve yapılması gerekenleri bir gezi kitabı tadında ele alıyor. Toprağı, suyu, yeşili dinliyor... Onların tercümanı oluyor... Kitap, her köşesinde özlem ve umut barındırıyor... İnsan sıcaklığını içeriyor... Daha da önemlisi; kitapta bütün paydaşlara, bu kötü gidişe “Dur!” diyebilmek için önemli bir çağrı yapılıyor...
Küresel ısınma, karbon emisyonu, kuraklık ve bütün bunların doğal sonucu olarak daha büyük bir açlık, savaş, terör ve kaos dalgası oluşmadan önce belki de hepimize düşen görev küreselleşmiş bir dünyada bu sorunlara önce yerel, ulusal ve sonra tabii ki küresel çözüm bulabilmek. Yazar, herkesin yapabileceği bir şeyler olduğunu savunuyor ve herkesi bu konuyu tekrar düşünmeye, çeşitli seviyelerde katkı sağlamaya, eylem birliği yapmaya davet ediyor... Bunlara katılmamak, Ufuk Batum’a kulak vermemek mümkün mü?"
Alıntı: Yeşiliz Dergisi
Küresel ısınma, karbon emisyonu, kuraklık ve bütün bunların doğal sonucu olarak daha büyük bir açlık, savaş, terör ve kaos dalgası oluşmadan önce belki de hepimize düşen görev küreselleşmiş bir dünyada bu sorunlara önce yerel, ulusal ve sonra tabii ki küresel çözüm bulabilmek. Yazar, herkesin yapabileceği bir şeyler olduğunu savunuyor ve herkesi bu konuyu tekrar düşünmeye, çeşitli seviyelerde katkı sağlamaya, eylem birliği yapmaya davet ediyor... Bunlara katılmamak, Ufuk Batum’a kulak vermemek mümkün mü?"
Alıntı: Yeşiliz Dergisi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder